18 Nisan 2007 Çarşamba

Yaşasın Şeriat-ı Ahmedî (A.S.M.)

Yaşasın Şeriat-ı Ahmedî (A.S.M.)
Dinî Ceride: 77
5/Mart/1325
18/Mart/1909
ŞERİAT-I GARRA; Kelâm-ı Ezelîden geldiğinden, ebede gidecektir. Nefs-i emmarenin istibdad-ı rezilesinden selâmetimiz; İslâmiyete istinat iledir, o hablülmetîne temessük iledir ve haklı hürriyetten hakkiyle istifade etmek, imandan istimdad iledir. Zira, Sâni-i Âleme hakkiyle abd ve hizmetkâr olanın halka ubudiyete tenezzül etmemesi gerektir. Herkes; kendi âleminde bir kumandan olduğundan, âlem-i asgarında cihad-ı ekber ile mükelleftir ve ahlâk-ı Ahmediye ile tahalluk ve sünnet-i nebeviyyeyi ihya ile muvazzaftır.
Ey evliyâ-yı umûr! Tevfik isterseniz, kavanin-i âdetullaha tevfik-i hareket ediniz. Yoksa; tevfiksizlik ile cevab-ı red alacaksınız. Zira, mâruf umum enbiyanın memalik-i İslâmiye ve Osmaniyeden zuhuru, kader-i İlâhînin bir işaret ve remzidir ki, bu memleket insanlarının makine-i tekemmülâtının buharı diyanettir. Ve bu Asya ve Afrika tarlasının ve Rumeli bostanının çiçekleri, ziya-yı İslâmiyetle neşv ü nema bulacaktır. Dünya için din feda olunmaz. Gebermiş istibdadı muhafaza için, vaktiyle mesail-i şeriat rüşvet verilirdi. Dinin meseleleri terk ve feda edilmesinden zarardan başka ne faidesi görüldü? Milletin kalb hastalığı za'f-ı diyanettir; bunu takviye ile sıhhat bulabilir. Bizim cemaatimizin meşrebi muhabbete muhabbet ve husumete husumettir. Yani beynel-İslâm muhabbete imdat ve husumet askerini bozmaktır. Mesleğimiz ise ahlâk-ı Ahmediye ile tahallûk ve sünnet-i Peygamberîyi ihya etmektir. Ve rehberimiz, şeriat-ı garrâ.. ve kılıncımız da, berâhin-i katıa.. ve maksadımız; İ'lâ-yı Kelimetullahtır!...
Bediüzzaman

Hiç yorum yok: